Çocukluğumuzda 'aşık oyunu' oynardık.
'Aşık' kurbanda kesilen hayvanların bilek kemiğinden çıkardı.
İki şekilde oynardık, birincisi geleneksel Türk kültüründe olduğu gibi, daire veya üçgenin içine konulan aşık kemiklerini sırayla atış yaparak çıkarmaya çalışırdık.
İkincisi; el becerisiydi. Zar atar gibi atardık.
Aşık kemiğini daha çok dik getiren kazanırdı.
Sanırım; "Sen benimle aşık atamazsın!" deyimi de buradan geliyor.
Aşık kemiği, Bilya (misket) oyunlarının atasaydı.
****
Oyuncaklarımız sağlıklıydı.
Genellikle ahşaptan yapılırdı, ya da telden.
Bazıları mühendislik harikasıydı.
Tahtadan kılıçlarımız vardı, ve tabancalarımız.
Kimimiz Tarkan'dı, kimimiz Tommiks...
Plastik henüz yaşamımıza girmemişti.
Ne plastik torbalar vardı, ne de plastik şişeler.
Gazete kağıdından torba yapılırdı.
Alt tarafı hamurla yapıştırılırdı.
Kese kağıdı denilirdi.
Ya da gazete kağıdı külah gibi yapılır, pazardan aldıklarımızı içine koyardık.
****
"6'da haftaym 12'de biter" denilen sokak maçlarımız vardı.
Sürekli uzatılır, hiç bir zaman 12'de bitmezdi.
Ne zaman hava kararır, kale ve top gözükmez olur, maç o zaman biterdi.
Hararetimizi sokak çeşmesinde söndürürdük.
Sırayla ağızımı dayayıp kana kana içerdik.
Buna rağmen kolay kolay hastalanmazdık...
****
Kar yağdığında kar topu savaşları başlardı.
Tanıdık, tanımadık herkesi dahil ederdik bu savaşa.
Sokaktan geçenler de katılırdı bu eğlenceye.
Kimse niye kar topu atıyorsun diyerek sorun çıkarmazdı.
Kardan adam yapardık.
Sanatsal becerimizi o yaşlarda ortaya çıkardık.
Kardan adamı, bir heykeltraş gibi yontardık.
Güzel heykeller yaptık.
Eriyip gidinceye kadar kimse; yıkmaya kalkışmazdı.
****
GENÇLİĞE GÜVEN...
'Fabrika' adını koymuşlar.
Gerçek bir fabrika gibi, futbolcu üretiliyor.
Eskişehirspor'un transfer tahtası uzun süredir kapalı.
Açılıp açılmayacağı da belli değil.
Bu nedenle bu gençler çok değerli.
****
Sahadaki futbolcuların hemen hemen tümü, 20 yaş barajında.
Gol krallığında öne geçen Onur Arı (21) yaşında.
Kaptan Sezgin, Hasan ve Berkay'ın dışında hepsi futbol hayatının baharında.
Kulübede ise yeni profesyoneller Efehan ve Ömer Faruk başta olmak üzere Göktuğ, Kaan, Metehan, Utku, Arda, Hasan Şen, Ayhan ve Doğukan gibi genç yetenekler var.
"Sabırla koruk üzüm olur." derler.
Eskişehirspor'un sabretmekten başka çaresi yok gibi görünüyor.
"Gençliğe güven, gençliğe inan..."