Yaşamda yılları eskitmek bir yandan, ona paralel meslek kıdeminde 60 yılı geride bırakmak varken;
-Yeni kaybettiklerimizle birlikte yıllar önce aramızdan ayrılanları yazılarımıza konu yapmak kaderimiz oldu sanki!..
Aynen bir önceki yazımızda 50 yıllık meslek birliği yaşadığım merhum Önder Baloğlu’nun sevgili eşi Ayşe Baloğlu’nu anılarla, güzelliklerle andığım yazım gibi.
Derken, O’ndan 3 gün sonra bir başka tanıdık, CHP’nin 70’li yıllarına damga vuran efsane Gençlik Kollarının bir üyesi Ersin Ertürk’ün ölüm haberini aldık. Hakkında bildiğim, bilip de unuttuğum bilgileri toparlamaya çalışırken, hemen hemen 24 yıl önce aynı tarihte aramızdan ayrılan bir ünlü hemşehrimizin ölüm yıldönümü haberleri, yazıları ilişti gözüme. Kimdi o kişi?
-Eskişehir’in efsane belediye başkanlarından Selami Vardar!..
O nedenle Ersin’e rahmet dileklerimi iletirken, o efsane Gençlik Kollarının hayatta kalan son üyelerinden sevgili dostum Nevzat Erol’dan ve diğerlerinden özür diliyorum.
Ama unutmadım, eğer yarım sayfalık sütunumda yer kalırsa bu yazıda, kalmazsa gelecek yazımda Ersin Ertürk anıları olacak!..
Bir çelebi, bir uzman Vardar.
Bizim çocuklar (Hakkı Sağlam ve Murat Taşkın) unutmamışlar Selami Vardar’ı. Köşelerinde anılarını ve gözlemlerini değerlendirdiler ölüm yıldönümünde. Sağlam, “Biz ona Selami Amca diyorduk” gibisinden bir not düşmüş yazısında. Bense yazımda sıfatını anmak gerektiğinde “Selami Abi!” diyeceğim. Zira kendisine “belediye bürokratları dışında Başkanım” diye hitap eden halktan pek kimseye rastlamamışımdır. Belli yaştaki Eskişehirlilerin O’na hitap tarzı:
-Selami Bey, Selami Abi, ya da Selami Amca olacaktır.
Ya da kent dışından, kendisini tanıyan meslektaşları (mesleği hesap uzmanlığı) tarafından; ÜSTAT!.. Zira o yıllarda;
-Kendisinden başka ‘Üstat’ yoktu ki Eskişehir’de!..
Adını ilk kez 1968 yılında benim “meslekteki üstadım” Feyyaz Arsezen’den duymuştum. Bir meyhane muhabbetinde 1950’lerin politik olaylarını anlatıyordu:
“-Demokrat Parti Eskişehir Belediye Başkanlığı için aday arıyorlardı. Dedim ki, Ankara Radyosu spikeri Hicri’yi (Sezen) niye düşünmüyorsunuz? Hicri’yi yaptılar sonunda!”
(İlginçtir, Hicri Bey de Selami Abi gibi dönem aralığı ile ikinci kez Belediye Başkanı seçilecektir.)
Feyyaz Baba, anlatısında sıra Meclis üyelerine geldiğinde eklemişti:
-DP’nin meclis üyesi listesine Selami’yi de ben önermiştim!..
İş yapan, bitiren Başkan!..
Sonrasında “Selami Vardar” adını duyar olmuştum. Hatırladığım, ünlü bir vergi uzmanı ama siyasetle pek ilgisi yok gibiydi. 1969’da bir gün Hacet Sokak’taki Sakarya gazetesine gelmişti:
-Hüsnü, seni Taşıyıcılar Kooperatifi’ne götüreceğim! Gör, bir haber yap.
Gittik, gördük, yaptık haberi. Oradan öğrendim ki, Eskişehir Taşıyıcılar Kooperatifi’nin kurulmasına önayak olmuştu ve ilk başkanıydı.
Bu ilk tanışıklıktan sonra (1971) uzun süre görüşmemiştik. Bu arada ben Sakarya’dan ayrılmış, CHP’nin altındaki Bodrum’da SONOLAY’ı çıkarmaya başlamıştım. Bir gün yine yanında ağabeyinin oğlu İnan Vardar’la (İnan ortaokulda sıra arkadaşım) çıkagelmişti… “Desteğinizi bekliyorum!” dedi, o kadar!
Aynı zamanda o akşam gideceği kahve toplantısına çağırdı. Orada “ekmek fiyatının kaç kuruş olması gerektiğini” anlatmış. Unundan tuzuna rakamlarla öyle bir anlatmıştı ki, seçmenler gibi ben de ağzı bir karış açık dinlemiştik. Anlamıştık;
-Bu aday gerçek bir hesap kitap adamı!..
DAPTA diye bir proje!..
Selami Bey, AP’nin adayı Necati Okuroğlu karşısında Adalet Partisi seçmeninden bir bölümünün oylarını da alarak, 25 yıl sonra CHP adayı olarak belediye başkanı seçilen ilk siyasi kişilikti.
İlk yılında “DAPTA” denen bir projeden söz etmeye başladı. Neydi açılımı hâlâ bilmem. Açılımı boş ver, bildiğimiz tek şey:
-Selami Bey Eskişehir’in altına girecekti!..
Girdi de… Elindeki ekipmanlarla aynı anda Reşadiye Camii’nin üstünde ve Orman İşletmesi’nin oralarda biriken suyu, yerin altında büyükçe künklerle iki hat olarak Porsuk Çayı’na akıtacaktır!..
Bu Selami Vardar Projesi, ikinci kez aday olmayınca kesintiye uğrayacaktır. Ta ki 1989’daki ikinci başkanlığına kadar. 1984 sonrası hayli yol alınan kanalizasyon ve su projesini bitirmek O’na kısmet olacaktır.
Gördün işte Nevzat Erol. Senin de birebir tanığı olduğun, Selami Vardar anması ve anlatısı bizim köşeye bile sığmadı. Yarısını bile anlatamadık. Ama söz;
-CHP’nin 1970’lerdeki efsanesi Gençlik Kolları, Ersin Ertürk özelinde senin, Mustafa Mansız ve Ali İhsan Keskin’le birlikte gelecek yazıda anlatılacak…