10 YIL SUSMA HAKKINI KULLANDILAR

Abone Ol

Küçük Sanayi sitesinin dönüşü bundan sonrası için "yılan hikayesine" dönmüş durumda...

Kazım Kurt, hazırladığı projenin meclisten geçmediğini kamuoyuna anlattı...

Ardından da "bir büyüğü aramaya çıktı"

AKP'lilerin bir büyüğünü bulup, ikna ederse projeyi geçirecek...

Aradan epey zaman geçti. Görünen o ki, Kurt henüz bir büyüğü bulamadı...

Projenin AKP'li Meclis üyeleri tarafından kabul edilmemesinin ardından önce AKP İl Başkanı Dündar Ünlü, daha sonra da Odunpazarı İlçe Başkanı Volkan Doğan, açıklamalar yaptı...

Ünlü ve Doğan'ın ısrarla üzerinde durdukları konu:

-Biz engellemedik, dönüşümden yanayız. Projeyi yetersiz buluyoruz...

Açıklamaları yanlış olarak nitelendirirsek doğru olmaz...

Haklılık payları var...

Benim kafama takılan bir kaç nokta var.

Volkan Doğan, Küçük Sanayi Sitesi esnafını yaptığı ziyaret sırasında şu iki cümleyi kuruyor:

-Ak Parti olarak her zaman değişimin ve dönüşümün öncüsü olduk. Bu bölgenin de makus kaderine terk edilmesini ve bu şekilde kalmasını istemiyoruz.

-Biz Ak Parti olarak istişare kültürüne önem veren ve aldığımız her kararı istişareyle alan bir partiyiz...

.../...

Bölge tam 10 yıl boyunca AKP'li belediye başkanı tarafından yönetildi. AKP'de 10 yıl boyunca iktidardaydı. Değişim ve dönüşüm 10 yıl süresince neden yapılmadı. 10 yıl boyunca yapılmayan istişare neden şimdi yapılmak isteniyor...

Sanırım 10 yıl boyunca susma haklarını kullandılar, şimdi konuşmak istiyorlar!

Volkan Doğan'ın tüm açıklamaları kendi açısından yerinde ve doğru...

Bir de şu "Bir büyüğün ismini" açıklasa, Eskişehir'e büyük bir hizmet yapmış olur!

---------------

BELEDİYENİN ADI

Bir kaç ay önce "Büyükşehir Belediyesi'nin" adını kullanan bir dolandırıcı, bazı vatandaşlarımızın iyi niyetini suistimal etmiş ve dolandırmıştı...

Uyarılar yapıldı...

Bu yönteme ara verilmişti.

Tepebaşı Beledeyise'nin açıklamasından öğreniyoruz ki belediye adına para toplayan kişiler ortaya çıkmış...

Belediye uyarıyor:

-Belediyemizdeki hiçbir bürokratın ya da personelin para veya bağış toplaması söz konusu değildir. Bu dolandırıcılık olaylarına karşı yurttaşlarımızı uyarmayı bir borç biliyoruz. ekli hassasiyeti göstererek konuyu emniyet güçlerine bildirmesini rica ederiz.

Anlaşılan dolandırıcılar işi sıraya koymuş...

---------

MECLİS'TE DÜN....

TBMM'de yapılan tartışmalarda milletvekillerinin birbirine söyledikleri kelimeler şöyleymiş...

-katliamcı

-katil

-geri zekalı

-terörist

-elindeki kana bak

-etek giyen erkek

-yuh

-faşist

-haddini bil

-terbiyesiz

-Lan

----------

FUTBOLCUNUN

KÜFÜRÜ

Arsenal Barseleno maçını Cüneyt Çakır yönetti. Dün tüm gazetelerde bir haber vardı. Türk asıllı oyuncu Mesut Özil, Çakır'a Türkçe küfür etmişti...

İddialara göre Çakır da, bu küfrü duymuştu...

Ancak, Özil ne sarı ne de kırmızı kart gördü...

Hakemlerimizin çifte standardı işte burada ortaya çıkıyor. Bu küfür Türkiye liginde yapılsaydı, futbolcu anında kırmızı kartı gönderirdi...

Futbolumuzun ne yazık ki standardı yok...

Futbolcuya, takıma göre kararlar veriyoruz...

Bu nedenle de bir adım ilerlemiyoruz!

----------

KURTULUŞSPOR'U

GÖRÜN

Spor sayfasında amatör futbol takımlarının sonuçlarına ve puan durumlarına ara sıra göz atıyorum...

Süper amatör Lig'de Kurtuluşspor'un aldığı sonuçlar dikkat çekici...

13 maçta 13 galibiyet almış...

Firesi yok...

58 gol atmış, 7 gol yemiş...

Hızla BAL ligine doğru gidiyor...

Üzerinde düşünmemiz gereken asıl konu ise başka...

Böyle başarılı olan bir amatör futbol takımında gelecek vaat eden genç futbolcu yok mu?

Mutlaka vardır...

Eskişehirspor'un alt yapıdan sorumlu hocaları, dışarıda futbolcu arayacaklarına amatör takımlara bir göz atsınlar...

-----

TİMUR'UN

SAVAŞ SÖZLERİ

-Komuta edemediğim 10000 adamım olacağına, komutam altında olan 10 adamım olmasını tercih ederim.

-Özgürlük denizi göremeyen kılıcın ucundaki ölü böcek gibidir.

-Kuvvetli bir hükümdarın adil bir veziri, efendisinin bütün adaletsizliklerini tamir edebilir. Fakat bizzat vezir de zalim olursa devlet binası yerle bir olur.

-Bahadırlık ancak tehlikeli bir anda sabredebilmektir.

-Hak uğruna sarf olunan para hiçbir vakit israf sayılmaz.

-Ülkeler kılıçla alınır, ancak adaletle korunur.