Eskişehirspor en kötü günlerini tek adam yönetimlerinde yaşadı.
Tüzükte var olan yönetim ve denetim kurulları kulüp icraatları içinde yoktu.
Genellikle bir iki haftada bir toplanması gereken yönetim kurulları toplanmadı.
Tüm kararları başkan ve yanındaki bir iki kişi verdi.
Belirli periyodlarla kulübün icraatlarını ve hesaplarını denetlemekle sorumlu olan denetim kurullarının varlığı ile yokluğu belli değildi.
Kulübün gelir gideri kara kaplı defterdeydi.
Resmi kayıtlara geçmedi.
****
Hesap kitap ancak kongrelerde ortaya kondu.
Ama; onların da he kadar inandırıcı olduğu tartışılır.
Bugünlere kolay gelinmedi diyeceğim ama, çok kolay gelindi.
Kulüp boğazına kadar borç batağında rekor üzerine rekor kırılıyor.
Bir sezonda iki takım kuracak kadar transfer yapılıyor.
Transfer rekorları kırıyoruz...
*****
300 milyon liralık borç böyle oldu.
Tek adamlar kurtarıcı olarak görüldü.
Ne denetlendi, ne de hesap soruldu.
Böyle, böyle hem sportif liglerden, hem de ekonomik liglerden küme düştük.
3. ligdeyiz...
Bundan daha kötüsü, amatör lig...
Umarım; gerekli tedsirleri alır, şehir olarak yardımlaşarak amatör lige düşmeyiz.
****
Bugünkü yönetim kendilerinden önceki yönetimlerin yaptığı borçları ödemeye çalışıyor.
Ancak ellerinde sihirli değnek yok.
Bir yandan borç öderken, diğer tarafta lig şampiyonluğu için mücadele etmek hiç kolay değil.
Herkes elinden geldiğince destek olmalı...

ATATÜRK'TEN ÖĞRENDİK... 
Cumhuriyetinin fazilet olduğunu.
Egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olduğunu.
Bağımsızlıktan yoksun olarak yaşanmayacağını,
Yurtta sulhun, ancak dünyada sulh ile başarılabileceğini,
En büyük savaşın cahilliği karşı yapılması gerektiğini,
Bize çağdaş uygarlığa ulaşılacak bir hedef olarak gösteren,
Başöğretmenimiz ve önderimiz Atatürk'ten öğrendik.
****
Sevgiyi, saygıyı.
Ortak değerler için savaşmayı.
Yurdumuza, vatanımıza, bayrağımıza bir saldırı olduğunda buna karşı durmanın bir borç olduğu ve bu yolda ölünebileceğini.
Her bireyin yaşam tarzı ile ilgili seçim hakkı olduğunu, kimsenin inancına, giyiminine, tercihlerine karışılmamasını, insanların özgür olması gerektiğini.
Zengin ya da fakir, bu dünyada insan gibi onuru ile yaşamak olduğunu;
En büyük öğretmen başöğretmenimiz M.Kemal Atatürk'ten öğrendik...