Dönem dönem kalabaksuyunu kötülemek için siyasi söylemler yapılır.
Amaç bellidir;
Kalabak Suyu üzerinden belediyeyi ve başkan Yılmaz Büyükerşen'i zor durumda bırakmak.
Sadece siyaset için değil.
Ticaret için de karalama kampanyaları yapılır.
Bunlar rakip su şirketleri ve çeşme suyunu filtre ederek içme suyu haline getirdiklerini söyleyen arıtma cihazı satıcıları.
****
Geçmişte de benzer olaylar oldu.
O zamanlar damacanaların kapağını açıp içine bir şeyler atıp, ağzı kapalı suları fotoğraflayıp medyaya servis ettiler.
Kalabak suyunu karalamak bu kadar kolaydı.
Sonra; emniyet bantı kondu...
Sorunlar büyük ölçüde çözüldü.
****
Geçtiğimiz günlerde kalabak suyunun içinden hortum çıktığı haberi, sosyal medyada bolca yer aldı.
O hortumun oraya nasıl girmişti.
İki ihtimal vardı.
Ya büyük bir ihmal, ya da sabotaj...
Kalabak Suyu dolum tesislerini iki kez gezip o damacanaların nasıl doldurulduğunu görmüştük.
İçinde hortum olan bir damacanının o kontrolden geçmesi mümkün değil.
****
Sonuçta; iç soruşturma ve inceleme yapıldı.
Sorumluluğe ve ihmali olanlar işten çıkarıldı.
Eskişehirliler için kalabak suyu kırmızı çizgi.
Çünkü; Atatürk'ün bir armağanı bu kent halkına.
85 yıl önce; Türkmen dağlarından borularla kente getirilen bu su hattı yakın dönemde ıslah edildi.
Bugün kaynağından dolum tesislerine ulaşan su, kurulan tesisten hijyen kurallarına uyularak, ağzı kapalı damacana ve pet şişelere dolduruluyor.
Dış müdahale olmadan o damacanaların içine hortum girmesine inanmak zor...
Ticareti ve siyaseti bırakın.
Eskişehir'in değeri olan Kalabak Suyu'na sahip çıkın


10 YILLIK HESAP... 
Eskişehirspor TFF ve belli kesimler ve bazı kulüp yöneticileri tarafından yapılan baskılar ile  suçlanmıştı.
Sonrasında suçlamaların yersiz olduğu anlaşıldı.
..Ve kulübün itibarı geri verildi.
Ama; o karanık süreçte, Ligdeki sıralaması ile Avrupa Kupalarına katılmaya hak kazanan Eskşehispor'un bu hakkı gasp edilmişti.
3 Temmuz sürecinden en fazla zarar gören kulüp Eskişehirspor oldu.
****
Bu köşede bir kaç kez daha yazdık bu durumu.
Eskişehirspor'un kayıplarının karşılanması gerektiğini ifade ettik.
Önceki yönetimler kabullenmişti her şeyi, bu konuda parmağını  bile kıpırtmadı.
Manevi kaybın dışında manevi kayıpta büyüktü.
Avrupa kupalarında oynayan takımlara 2,5-3 milyon euro para ödeniyordu.
Ayrıca her alacağımız puan paraya dönüşecekti.
Böyle bir ayak bastı parasından mahrum bırakıldı.
Kulübün ekonomik çöküşü o yıllarda başladı.
Bir daha da dikiş tutmadı.
****
Aradan 10 yıl geçti.
Kulüp dava açmaya hazırlanıyor.
Umarım; dava sonucu Eskişehirspor'un geçmişteki kayıpları telafi edilir.
TFF'nin saati bir kez olsun doğruyu gösterir umarım.
Bu para, iyi niyetle borç ödemeye çalışan, dosya kapatan kulübe can suyu olacaktır.