“Çocuklarınıza vereceğiniz en güzel eğitim: Kimsenin önünde eğilmemelerini 
sağlamalıdır.” Erdinç Özkan. 
Milli Eğitim’de 1920 yıldan 2021 yılına kadar 80 Milli Eğitim Bakanı görev yapmış. 
Son Mill Eğitim Bakanı: Prof. Dr. Mahmut Özer. Hesap edecek olursak; her iktidarın 
Milli Eğitim Bakanı 5 yıl görev yapsaydı 20 Bakan olacaktı. Böylece Milli Eğitim 
politik ve siyasi baskıların dışında tutulmuş olacaktı. 
Ama nedense her yeni gelen bakan, sadece gözüyle bakan oldu! Sorunlar hiçbir 
zaman düzeltilmedi. Değişenler bakan olunca gelen baktı, giden baktı! Nedense hep 
gelen bakan, giden bakanı arattı. Ak Parti’nin 16 yıllık iktidarı döneminde ise 8 bakan 
değişti. Eğitim sistemi ise 15. Kez değiştirildi. Her gelen bakan önceki bakanlar gibi 
eğitime bakıp geçtiği için bir sorun görmedi! Gören bakanlar ne gördü sizce? Bir şey 
görmedi dersek ayıp olur. Görmesine gördüler de değiştirmeye güçleri yetmedi. 
Çünkü bizler, hala eğitimle öğretimin bir olduğuna inanan bir toplumda yaşıyoruz. 
Bana göre eğitim; eğitim görecek olan bireylerin bir çatı altında belli kurallar içinde 
sevk ve idaresidir. Bu sevk ve idare biçiminde o kişilere toplum içinde nasıl 
yaşanılırın kuralları öğretilmelidir. Her eğitim kurulunun yani okulların da kendi 
içinde geliştirdiği ve uyulmasını istediği kuralları vardır. Öğretim insandaki cahilliği 
alır. Eğitimse bireylerin görüş açısını zenginleştirir ve doğa ile bütünleşmesini, 
vatanına ve ilkelerine bağlı insan olmasını sağlar. Eğitimde başarıyı yakalamış
ülkelere baktığınızda; eğitim sistemleri “Çocuk Merkezli Eğitim Sistemi’dir.” 
Eğitimde çocuğu merkeze koymadıkça başarıyı yakalayamazsınız. “Hiç kimseye bir 
şey öğretemezsiniz. Yapabileceğiniz tek şey içlerindeki öğrenme isteğini 
keşfetmelerini öğretebilirsin.” Galileo