S. Frederick Starr’ın  yazdığı, Yusuf Selman İnanç’ın dilimize  aktardığı “Kayıp Aydınlanma”  kitabından söz etmek istiyorum. Kronik yayınlarından çıkan kitabın neden  okunması gerektiği üzerinde  düşündüm. 

Kristof Kolomb’un  yeni  yerlere ulaşmasından sonra Batı  dışa  ve dünyaya  açılıp,   zengin kaynaklara  erişince  kaderini değiştirmeye  başladı.

Kadim  Asya  toplumları ise  daha  önce   bilinen dünyada   geziler yaparak, yazılı metinleri çevirerek  yükselttikleri ve yücelttikleri  toplumlarını,  içe kapanarak  başta  entelektüel verimliliklerini, sonra  da maddi  zenginliklerini  yitirerek  Batı’nın gerisine düşürdü.

Batı’nın  keşifler, Rönesans  ve Reformlarla  sağladığı  entelektüel ve maddi  zenginliğin  yarattığı  üstünlüklerini   gelişerek  öne geçti. Bu süreç “İki   kültür  arasında sınır bekçiliği” yapan  Osmanlı İmparatorluğu’nun  çöküşe  gidişi   hızlandırdı.

Bizim  kuşak  hep  çelik üretimi, motor ve makine üretimi  düşleriyle büyüdük; ilk kez  çelik zincir üretimini bile  heyecanla karşıladık. Batı’nın  entelektüel ve teknik üstünlüğü  karşısında  açık  ya da gizli bir “eziklik” hissettik.

Batı’nın teknik üstünlüğünü  kırmaya  başladığımız, başta  kendimizi savunmak için  kullanacağımız araçların üretiminden başlayarak,  makine-donanım üretiminde, yazılım  geliştirmede  şimdi yeni bir  evreye  doğru  ilerliyoruz.

“Kayıp Aydınlanma”  kitabını okuyanlar, bir toplumun diğerlerinden daha  zeki, akıllı ve üstün olamayacağını; uygun koşullar ve  doğru  yönetim bir araya geldiğinde  her toplumun  kendi  entelektüel gücünü  ve teknik yeteneklerini  gösterebileceğinin  çok sayıda  örneğini izleyerek, “ bizden bir şey olmaz”  diye zihinlerimizi  kelepçeleyen eziklik duygusunun kalmışsa tortularını silip atacaktır.

Asya  toplumlarının ve onların  arasında  bizim toplumumuzun da  dünyanın   en ileri   entelektüel  çabalarını gösterebildiğini  belgeleriyle izlemek,  özgüvenimizi  artıracak, “yapabiliriz iradesini”  güçlendirecektir.

Diyorum ki, ülkemizde  nelerin olup bittiğini merak eden, yapılan  yönetim yanlışlarını eleştirme hakkını  kendinde gören  hepimiz  “ Kayıp Aydınlanma”  kitabını  okumalı.

Kitabı  tavsiye ettiğim  insanlardan aldığım  geribildirim, çok olumlu  etkiler yarattığını; önyargıları kırdığını, ezberleri bozduğunu  gösteriyor.

Daha güvenli, daha zengin ve yaşamımızı  kolaylaştıran bir  Türkiye  yaratmak istiyorsak, işe  “entelektüel zenginlik  üretme”   noktasından başlamalıyız. Geçmişte bu  konuda  sağlanan başarılar, geleceğimizin  yolunu  açabilir.

İbn Sina’dan Biruni’ye,  Tusi’den  Ömer Hayyam’a  dönemlerinin   bu olağanüstü  düşünce insanları  yolumuzu  açıyor… Bize  düşen  Kayıp Aydınlanma   kitabını  okuyarak, biz, çocuklarımız ve torunlarımızın  yeni bir  çağ  yaratacağımıza  kendimizi  inandırmaktır….