Bugün günlerden Anneler Günü! 
Bizi dünyaya getiren, büyüten, fedakârlıklarla yeni bir bireyi hayata hazırlayan kişi Anne! 
Anneler; en büyük emekçiler! 
Hayatı sorgusuzca, yıpratarak harcarken bazı özel günlere saklıyoruz sevgimizi. Neredeyse takvimin her yaprağı özel günlerle dolu. Söze gelince hepsini kutluyoruz. Hemen ilgili görseli buluyoruz internetten ve kesip yapıştırıp bir paylaşım yapıyoruz. Hâlbuki o an, onu gerçekten önemsiyor muyuz? Annelerimizi en azından bugün ihmal etmeyelim. Ömrünü bize adayan kişiyi de sevdiğimizi söyleme vakti geldi. Hediyesi, çiçeği vb. önemli değil tek beklediği gene biziz. 
Anneler gününün hikayesine gelince…
Anna Jarvis. Asıl mesleği öğretmenlik olan 1864 doğumlu Anna Jarvis, 1902 yılında babası ölünce annesi ile beraber ABD’de, Philadelphia’da yaşamaya ve çalışmaya başlamış. Üç yıl sonra 9 Mayıs 1905’de de annesini kaybetmiş. Annesi hayattayken gerekli ilgiyi gösteremediğini düşünüp hep acı çekmiş.  
İki sene sonra Mayıs’ın ikinci pazarında, annesinin ölüm yıldönümünde arkadaşlarını evine çağırmış ve bu günün anneler günü olarak ülke çapında kutlanması fikrini ilk onlara açmış. Fikir kabul görmüş. Anneler memnun kalmış, babalar itiraz etmemiş, Amerika’nın önde gelen bir giysi tüccarı da finansal desteği sağlamış. Jarvis, her bir anneye ve çocuğa kendi annesinin en çok sevdiği çiçek olan karanfillerden birer tane vermiş. 
O günden sonra, temizliği, asaleti, şefkati ve sabrı ifade eden beyaz karanfil Amerika’da anneler gününün sembolü olarak kabul edilmiş. 8 Mayıs 1914’de Senato’nun onayı, Başkan Wilson’ın da imzası ile Mayıs’ın ikinci pazarı “Anneler Günü” olarak resmen ilan edilmiş. 
Ülkemizde de Türk Kadınlar Birliği’nin girişimi ve önerisi üzerine 1955 yılından beri Mayıs ayının ikinci Pazar günü “Anneler Günü” olarak kutlanmaktadır.


Bir anne olarak peki ne hissediyorum bu günde? 
Klasik duymaya alışkın olduğumuz bir cümle vardır annelerimizden; “Çocuğun olunca anlarsın” diye! Bende şimdi anlıyorum, çocuklarımla yeniden hayatı öğreniyorum. Her adımında beni büyütenin sesini duyuyorum, yanımda hissediyorum. Uykusuz, yorgun günleri, gecelere tamamlarken sonrasında ne kadar da huzurlu ve mutlu olduğumu düşünüyorum. Evlat sahibi olmak ve onu büyütmek; insanı hiç yormazmış artık biliyorum.  
Merhamet! Anne ve baba olmanın en öz duygusu. Beraber çıktığımız bu yolda, bugünde diğer günlerde olduğu gibi kadın ve çocuk şiddetine çok öfke duyuyorum. Haberlerde gördüğümüz onca olaya inanamıyorum. En acısı ise bazen bir annenin çocuklarına uyguladığı şiddet oluyor! Oturup düşünmeliyiz, nasıl bu hale geldiğimizi utanarak düşünmeliyiz. 
Umut ve başarı dolu yarınlar için, mutlu çocuklar büyütmeliyiz. Anne olmanın kıymetini bilmeli ve yanımızda ise annemiz şükretmeliyiz. 
Tüm kadınların; içinde annelik sevgisi, merhameti olan tüm kadınların Anneler Günü kutlu olsun!

Bu dünyadan ahirete intikal etmiş annelerimizin her birinin ruhu şad olsun!