Bir türlü kontrol altına alınamayan covid salgını nedeniyle ülkemizin her yerinde bugünden itibaren “tam kapanma” dönemine girdik.
Tam kapanma nedeniyle mağduriyet yaşayacak olan kesimler için ise ne yazık ki dünyadaki uygulamaların tersine herhangi bir “ekonomik destek paketi” açıklanmadı.
Hatırlatalım, aylardır iş yerleri kapalı olan esnaf için bugüne dek “borçlandırma” dışında bir uygulama gündeme gelmedi.

Diğer yandan pandemi sürecinin zorluklarından olumsuz etkilenen “işçiler” için de bir destek sağlanmadı.
Tam kapanma döneminde, 42 istisna ile başta sanayi ve inşaat işçileri olmak üzere çok sayıda zorunlu olmayan mal ve hizmet üretiminde çalışan milyonlarca işçi çalışmaya devam edecek.
Metal, kimya, inşaat, tekstil, toprak işçileri ve hizmet sektörünün önemli bir bölümü çalışmayı sürdürecek.
Milyonlarca işçi servisle ya da toplu taşıma ile işe gidecek, fabrikada, atelyede diğer işçilerle yan yana çalışacak, işyerinde birlikte yemek yiyecek.
Ekonomide çarklar dönecek, işçiler ölmeye devam edecek.
Kapanma döneminde “zorunlu olarak çalışamayacak durumda olan işçilerin” geçimini nasıl sağlayacağı konusu ise belirsizliğini koruyor.

Diğer yandan Kod 29 olarak bilinen işçinin iş sözleşmesinin işveren tarafından “Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri” gerekçesiyle feshedilmesi uygulaması da çok önemli bir sorun olmaya devam ediyor.
2020 yılında 177 bin işçi Kod 29 gerekçesiyle işten çıkarıldı.
Kod 29 ile işten çıkarılan işçiler kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı alamıyor, işsizlik fonu ödeneğinden yararlanamıyor.
Kod 29, bir istisna maddesi olduğu halde yaygın bir uygulama haline gelmiş durumda ve bu süreçte işten çıkarma yasağını delmek için kullanılıyor.

Son dönemde yapılan araştırmalar gösteriyor ki,
Salgın işsizliği artıyor.
Genç işsizliği artıyor.
Kadın işsizliği artıyor.
İşgücüne katılım düşüyor.
Geniş tanımlı işsiz sayısı bir yılda 3 milyon kişi arttı, işsiz sayısı 10 milyonu geçti.
İşsizlik, toplumsal barışı tehdit eden önemli bir sorun olmaya devam ediyor. 

Yarın, 1 Mayıs İşçinin, Emekçinin Bayramı.
Emekçiler, sorunlarını haykırarak varlıklarını duyurdukları hak arama eylemlerini yasaklar nedeniyle geçen yıl olduğu gibi bu yıl da yine yapamayacak.
Olumsuz koşullar, alanlarda olmayı, mücadele ve dayanışmayı göstermeyi engelliyor.
Sınıfsal eşitsizliğin daha da derinleştiği pandemi sürecinde sağlıklı, güvenceli, insanca yaşam ve iyi çalışma koşullarına ilişkin talepler başta sosyal medya olmak üzere mümkün olan her ortamda dile getirilecek.

İçinde bulunduğumuz olumsuz koşullar dikkate alınarak,
Tüm emekçilere aşı yapılmalı.
Çalışırken hastalanan emekçiler için covid 19 iş kazası ve meslek hastalığı kabul edilmeli.
Kod 29 ve ücretsiz izin uygulamasına son verilmeli.
Çalışanların ve dar gelirlilerin geçimlerini sağlayacak, gelir kaybını önleyecek “nakit desteği” sağlanmalı.
Devlet, Anayasamızın “sosyal devlet ilkesinin” gereğini yapmalı, vatandaşını salgına karşı korumalıdır.