KEŞKE KAPATMASAYDIK!
Türkiye üretimde kendi kendine yetmiyor ve eskiden ihraç ettiği ürünleri dışarıdan ithal ediyor.
Bırakın et ve tarım ürünlerini tohumlarımızı bile dışarıdan dolarla alıyoruz.
****
Yıllar önce bize ülkemizin tarımda kendi kendine yettiğini anlattılar.
Hatta: Anadolu'nun bir tahıl deposu olduğunu öğrettiler.
Ürettikleri ile kendine yeten bir ülkeydik.
Cumhuriyetin ilk yıllarında nüfusun yüzde 80'lik bölümü köylerde yaşıyor, tarım ve hayvancılıkla uğraşıyordu.
Ancak; okumu yazma oranı yüzde beşlerdeydi.
****
Hem okuma yazma oranını arttırmak, hem de modern tarım tekniklerini öğretmek amacı ile 21 bölgede Köy Enstitüleri kuruldu.
Bu köy enstitülerin birisi de Eskişehir'de Çiftelerdeydi.
Köy Enstitüsü bulunan yerlerde üretim kalitesi arttı, okuma yazma oranı arttı.
****
1940 ve 1946 yılları arası 15 bin dönüm tarla tarıma elverişli hale getirildi ve bu tarlalarda üretime başlandı, 750 bin fidan dikildi, 1200 dönüm bağ oluşturuldu, 150 büyük çaplı inşaat, 60 işlik, 210 öğretmen evi, 20 uygulama okulu ve 12 elektrik santrali yapıldı.
Ancak; Köy Enstitüleri siyasi iktidar tarafından önce öğretmen okullarına dönüştürüldü, sonra da kapatıldı.
Bizde kapatıldı ama; gelişmekte olan bazı ülkeler bu modeli baz aldılar ve başarılı oldular.
///////////////////////////////////////////
ÜÇ TAKIM DÜŞTÜ
Eskişehir'in eski valisi
Vali Güngör Azim Tuna Eskişehir'de valilik yaptığı dönemde Eskişehirspor yine mali kriz içindeydi.
Vali olaya el koydu.
Eskişehirspor yönetimini devre dışı bırakıp yardım kampanyası düzenledi.
Kulübün idaresine müdahil oldu.
Amaç; takımı ligde tutmak için kaynak yaratmaktı.
Ne yazık ki; Eskişehirspor tüm bu çabalara rağmen küme düştü.
Daha önce Çanakkale'de görev yapan Tuna, Önce Eskişehir'de görev yaptı,.sonra Şanlıurfa'da.
Garip bir şekilde bu üç şehrin takımı da küme düştü.